Koniçiva (Konnichiwa) …merhaba…
Gezen gül , oturan kül olurmuş. Vallahi kusura bakmayın, ben gül olmak istiyorum,gül. :))
Bir gezgin olarak, hayatımın en hijyen tatilini yaptığımı iddia edebilirim. Tabii ki Myanmar gezimizi saymazsam. Myanmar (BURMA )yazımı okumak isterseniz tık…
Gezimizi unutulmaz kılan sevgili rehberimiz Hülya Akal’la( Fest Travel rehberi) öyle güzel bir gezi yaptık ki, Japonya benim için unutulmazlar listesine girdi bile. Japonya’yı gözünüzde nasıl canladırırsınız, bilemiyorum ama yalınlığın ,düzenin, zenginliğin yanında saygılı , güleryüzlü insanlar diyarı .
Öyle hayallerinizdeki gibi, ufacık tefecik ,eli ayağı minnak insanlar var zannetmeyin. Vallahi, ister inanın ister inanmayın, bu ülkedeki insanlar ciddi uzamışlar, hatta irileşmişler.
Asya’nın doğusunda bir ada ülkesi olan Japonya’nın nüfusu 127 milyon . Erkeklerin ortalama yaşam süresi 84, kadınların 86-87 civarı; bu ortalama Japonya’nın yaşlı bir ülke olduğunu gösteriyor.Okur-yazar oranı %99 gibi müthiş bir rakam.
Gelir düzeyi o kadar yüksek ki, karı-koca öğretmenlik yapan Japon bir çift yılda 2 kez yurt dışına gidebiliyor. Bu da dünyanın her yerinde neden bu kadar Japon turist gördüğümüzün en büyük kanıtı.
Gezimiz Osaka’dan başlayıp, Tokyo’ya kadar devam etti. Bu sırada çok şanslıydık, hem sakuralar açıp, yüzümüzü güldürdü.
Hem de Fuji dağı , büyüleyici yüzünü bize gösterdi. Fuji yüzünü gösterdi diyorum, çünkü sis nedeniyle görmeme ihtimalimiz çok fazlaydı.
Hiroşima ‘da hüzün kelimesi anlamsız kaldı, gözyaşlarımız boğazımıza dizildi.
İnsanlığın en büyük ayıplarından biriydi, biliyorduk. Ama görmek ve oranın aldığı hasarı hissetmek beni çok yordu. İçimi acıttı.
Hepimizin bildiği gibi, Hiroşima’ya atom bombası ilk 6-ağustos-1945 ‘de atılmış. 3 gün sonra da Nagasakiye’ ye 2. bomba atılmış.
Hiroşima’ya atılan bombayla ,ilk 100 bin kişi hayatını kaybetmiş.Radyasyonun etkisi yıllarca sürmüş ve yüzlerce insan ölmüş ya da sakat kalmış. Bu sayı 250 bine kadar gelmiş.Hiroşima bugün, nükleer silahların yasaklanmasını amaçlayan barışın merkezi konumunda.
Japonya ; o kadar büyük bir tren ağına sahip ki, Türkiye’den Osaka’ya uçakla gelip, diğer şehirlere tüm geçişlerimizi dünyanın en hızlı kurşun treniyle yaptık.
İlk hızlı tren, Hiroşima’dan Kyoto’ya 1964 yılında başlamış. Herşey o kadar güvenli ki , trenler tam 27 kontrol noktasından geçiyor. Ayrıca sarı renkli, doktor trenleri var. Bu doktor trenler, rayları kontrol ediyor. Her makinistin yılda 3 kez hata yapma hakkı var. Hata payı da trenin istasyona, sadece 3 kez 15 sn geç ya da erken girme hakkı. Trenleri denetleyen Tokyo ve Osaka’da 2 kontrol noktası var.
Bu trenleri kullanırken, bana ilginç gelen , içindeyken hızı anlamamanız. Kendinizi gerçekten çok emniyette hissediyorsunuz. Trene biniş çok seri olmak zorunda , tek sıra halinde biniyorsunuz. Kısacası tam bir askeri disiplin. Çünkü bu arada makinist bile dakikalarla yarışıyor.
Hepimizin bildiği gibi, maalesef Japonya tam deprem bölgesi. Herkesin cep telefonunda deprem aplikasyonları yüklü. Depremden 15 sn önce , herkese sinyal gelmekte. 15 sn ‘de ne olur demeyin? gerçekten saniyeler önemli.
Peki Japonya ‘da yemekler ve sunumlar nasıl?
Geyşa okulları, çay okulları, Japonya’dan ne alınır?
Bu soruların cevabı için, tabii ki Ihlamurcum’u takibe devam…
Bende gül olmak istiyorum. .. Yazı ve bilgilendirme harika ama çok kısa olmuş. devamını istiyorum. Sevgiler
birgulunlezzetleri
Japonya benim içinde listenin birincisi haline geldi. Tekrar gitmek istediğim ülkelerden birisi şu anda. Ayrıca sizler gibi sıcak pozitif ve neşeli insanlarla tanışmak bu geziyi daha güzel hale getirdi. Daha nice gezilerimize Dilekciğim ???
Japonya benim de unutulmazlar listemin başında. Yazının tadı damağımda kaldı. 2. Yazı biraz daha uzun olsun, lütfen. Eline, diline sağlık.
Benim şeker seyehat arkadaşım.
Japonya yı ben de çok sevdim.
Hiç bu kadar beklemiyordum.Bunda sevgili rehberimiz Hülya Hanımın katkıları çok fazla.
Sakuraları görmek çok güzeldi.
Umarım hep birlikde bir de sonbaharını yaşarız.Eline sağlık yazın çok güzel olmuş devamını heyecanla bekliyorum.
Sevgilerimle?❤️??
İnsanıyla, gelenekleriyle, sakuralarıyla…Japonya çok güzeldi.
Birlikte gezip görmenin, paylaşmanın tadı bambaşka. Güzel yazılarını bekliyorum.Sevgilerrr